Hayvan Çiftliği - Kitap

02:16

Tür: Dünya Roman
Goodreads Puanı: 3.93 (49164 oy)
Yayınevi: Can
Yayınlanma Yılı: 1945
Sayfa Sayısı: 152
Orijinal Adı: Animal Farm:A Fairy Story
"Tombul yanakları mosmor kesilinceye kadar kahkahalar attıktan sonra,espriyi patlattı:"Sizler aşağı kesimlerden hayvanlarınızla uğraşmak zorundaysanız," dedi, "bizlerde bizim aşağı sınıf insanlarımızla uğraşmak zorundayız!"
İngiliz yazar George Orwell, ülkemizde daha çok Bin Dokuz Yüz Seksen Dört adlı kitabıyla tanınır. Hayvan Çiftliği, onun çağdaş klasikler arasına girmiş bir diğer çok ünlü eseridir. 1940’lardaki “reel sosyalizm”in eleştirisi olan bu roman, dünya edebiyatında yergi türünün başyapıtlarından biri olarak kabul edilir.

Hayvan Çiftliği’nin başkişileri hayvanlardır. Bir çiftlikte yaşayan hayvanlar, kendilerini sömüren insanlara başkaldırıp çiftliğin yönetimini ele geçirir. Amaçları daha eşitlikçi bir topluluk oluşturmaktır. Aralarında en akıllı olan domuzlar, kısa sürede önder bir takım oluşturur; ama devrimi de yine onlar yolundan saptırır. Ne yazık ki insanlardan daha baskıcı, daha acımasız bir diktatörlük kurulmuştur artık. George Orwell, bu romanında tarihsel bir gerçeği eleştirmektedir. Romandaki önder domuzun, düpedüz Stalin’i simgelediği açıktır. Diğer kahramanlar gerçek kişileri çağrıştırmasalar da, bir diktatörlük ortamında olabilecek kişilerdir.

Altbaşlığı Bir Peri Masalı olan Hayvan Çiftliği, bir masal anlatımıyla yazılmıştır; ama küçükleri eğlendirecek bir peri masalı değil, çarpıcı bir politik taşlamadır.

"Hayvan Çiftliği'ndeki aşağı kesimlerden hayvanların ,ülkenin bütün hayvanlarından daha çok çalışıp daha az yediklerini söylemek herhalde yanlış olmayacaktı."
"Kendilerini tümüyle işlerine vermişlerdi; daha çok domuzlardan mı,yoksa çiftliğe konuk gelen insanlardan mı korkmak gerektiğini kestiremediklerinden başlarını bile kaldırmıyorlardı."
"Bu hayatta başımıza gelen tüm kötülüklerin insanın zorbalığından kaynaklandığı gün gibi açık değil mi?"

"Bütün hayvanlar eşittir ama bazı hayvanlar öbürlerinden daha eşittir."
"Benjamin'e göre , açlık, zorluk ve hayal kırıklığı hayatın değişmez yasalarıydı."
Başarılı bir toplum eleştirisiydi Hayvan Çiftliği. 1945 yılında fark edilen bu adaletsiz düzen, insanlar yerine hayvanlar kullanılarak bi metafora dönüştürülmüş. Bütün hayvanların eşit olduğu belirtilir.Acaba gerçekten öyle mi? Koltuk sevdalısı,iktidar bağımlısı,saldırgan.baskıcı,körü körüne inançlı...Yani gerçek hayatta çevrenize bakıp da görebileceğiniz her türlü özellik burada tasvir edilmiş.Bir sınıf ayrımının oluşması kaçınılmaz. Bu da bizi "Bazı hayvanlar diğerlerinden daha eşittir."e getiriyor.Edebi açıdan insanı doyuran,düşündüren,sorgulatan ve bazı olguların gerekliliğinin önemini belirten bu politik eleştiri herkesin okuması ve ANLAMASI gereken kitapların başında yer alıyor. Övgüleri sonuna kadar hak ediyor.
"Kaldı ki, Squealer'ın da durmadan vurguladığı gibi,eskiden köle olmalarına karşılık şimdi özgürdüler; bütün fark da buradaydı."
If you want English translation, add a comment.
For advertisement in my blog please mail kcecem@gmail.com

You Might Also Like

0 comments

çok tıklanan postlarım

Subscribe

Bumerang - Yazarkafe