Şubat 2024 Neler Yaptım ve Favorilerim

10:51

Film

İzlediğim filmlerden biri Zoolander'dı. Kardeşimle birlikte izledik. Instagram'daki "meme"lerden ve ikinci filmde Katy Perry'nin konuk olacağını öğrendiğimden beri başlamak istediğim bir seriydi. Zaten absürt komedi severim ama bu da çok abartıydı be...Yine de ikinci filmini de izleyeceğim, sevmedim diyemem. Çok da güldüm. Oyuncular arasında Ben Stiller (Müzede Bir Gece serisi, The Secret Life of Walter Mitty, Madagaskar serisi, Megazeka), Owen Wilson (Loki, Marry Me, Marley ve Ben, Müzede Bir Gece serisi, Cars serisi, Mucize, Midnight in Paris, Genç Çıraklar, Perili Köşk (2023),Büyük Budapeşte Oteli), Will Ferrell (Barbie,Megazeka,Eurovision,Lego Filmi serisi,Liar Liar,Çılgın Hırsız 4,Bewitched,The Menu), Christine Taylor (The Craft,Ayı Yogi,Korkunç Bir Film 5),Justin Theroux (American Psycho,Six Feet Under,Beterböcek (2024),Charlie'nin Melekleri (2003),Megazeka,Trendeki Kız,Parks & Recreation,Lego Ninjago,Maniac,Lady & The Tramp,Iron Man 2,Joker,Star Wars (2017),Bumblebee,Kayıp Kız),Jerry Stiller (Seinfeld,Hairspray,Aslan Kral 3,Planes 2), Milla Jovovich (Resident Evil serisi,Hellboy) bulunuyor.

Favori filmim ise Monster oldu.Cannes film festivalinde en iyi senaryo ödülünü almış bu film kesinlikle izlemeye değer.Sonunu yanlış anlayan insan topluluğu yüzünden bir süre şok içerisinde kalmış olabilirim.Çocuklar çok tatlıydı ancak öğretmenin hikayesini anladığımdan pek emin değilim.Filmde zamanların birbirine karışması,bir yanda geçmişin bir yanda şimdinin gösterilmesi,beyin yakan hoş bir detay olmuştu.Annenin oyunculuğu ise harikaydı.Özlellikle panik ve endişe duygularını çok güzel yansıtmıştı..Hirokazu Koreeda,Soya Kurokawa, Sakura Ando,Eita,Yuko Tanaka,Moemi Katayama,Ayu Kitaura oyuncu kadrosunda bulunuyor.Ne yazık ki Japon film kültürüm zayıf olduğu için maalesef yer aldıkları projelerden bahsedemiyorum.Genelde arkadaşım bana zorla izletiyor.Siz de Mubi'den benim zorumla izleyebilirsiniz.

Oyun

Ben çok sevmeme rağmen çok nadir oyun oynarım ve maalesef ki en son 2015 yılında online olmayan bir oyun oynamıştım.Aldığım bilgisayarın da oyun bilgisayarı olması sebebiyle hemen ne bulursam "indir babam indir" usulü kardeşimin hesaptan yükleyiverdim.Detroit de çıktığından beri ilgimi çekiyordu çünkü doğru kararları vermek dışında hiçbir oyuncu becerisi gerektirmiyordu.Arkadaşımla birlikte oynayıp her stresli anda birbirimizin eline konsolu fırlatmasaydık belki yan karakterlerin hepsinin katlolmasına sebep olmazdık.Yine de en azından ana karakterleri düze çıkardığımız için seviniyorum.Hakkımızı ararken tüylerimin diken diken olduğunu da söylemem gerekiyor.Sanki insan değil de robotum.Son olarak,Markus ne büyük adamsın,pardon robotsun...Demi Lovato Tell Me You Love Me klibine bir göz atalım.

Kitap

Benim bu ayki favori kitabım da yine Ocak ayında olduğu gibi Saga oldu.Artık Hazel'ımız biraz daha büyüdü ama karakterlerimiz yine oldukça dağınık.Değişmeye ve gelişmeye çalışıyorlar.Mizahi ögeler de bu ciltte yer bulmuş.Nasıl becerdi bilmiyorum ama yazar çeşitliliğe dair toplumsal yorumlarını da sıkıştırıveriyor hikayeye.Yani herkesi yaratık olduğu bir evrende sen bunu nasıl hissetirmeyi başardın?Savaşın içinde hayatta kalma mücadelesi devam ediyor.Kaos ve trajedi hat safhada.Ailevi bağlar yine ön planda ama Alana ve Marko'nun ilişkisinin canımı biraz sıktıını söylemeden geçemeyecğim.Sanırım biraz da bu, seriyi bu kadar inandırıcı yapıyor.Buna karşın Prens'in tarafında yaşananları aklım bir türlü almıyor.Sonu ise şok edici.Bu sefer de cilt sonundaki ek çizimlerin müthiş olduğunu belirterek Saga'yı övmeyi bırakıyorum.

Bu yorum sinirimden dolayı biraz spoiler içerebilir.Ya Leigh Bardugo...Sen bu seriyi nasıl bu kadar batırdın, nasıl bütün karakterleri harcadın,nasıl bu kadar sıkıcılaştırdın?İlk üç kitapta okuyucunun yüzüne baktırmadığın Zoya'yı geldin de nasıl başımıza taç yapmaya çalıştın.Kafamıza vurdun,vurdun kadını ejderha bile yaptın.Herkesin ölüp bittiği ( ki ben nefret ederim) Karanlıklar Efendisi'ni bu kadar ezmeye, öldürüp öldürüp diriltmeye ne gerek vardı. Başına gelen hiçir şey umrumda olmadı.Hele Nina aşkından ölürken onu kollarına attığın kişi?Silik bir karakterden öteye geçemedi maalesef.Böyle olunca Nina da benim için derinliğini kaybetmiş oldu.Zaten siyasetten,diplomasiden öldük.Masumcağız adamı niye öldürdün?Hikayeye katkısı neydi?Bir de canım isterse daha yazarım diye ucunu açık bırakmışsın.Sal artık şu evreni.Biz de her seferinde nasıl bunu yiyoruz anlam veremiyorum.