Lord of The Flies

04:39

 

Tür: Dünya Roman
Goodreads Puanı: 3.68 (2247068 oy)
Yayınlanma Yılı: 1954
Sayfa Sayısı: 182
Orijinal Adı: Lord of The Flies
"Birinden korkunca ondan nefret edersiniz ama boyuna da düşünüp durursunuz onu. Kendi kendinizi aldatırsınız; aslında kötü değildir dersiniz. Ama onu görünce, tıpkı nefes darlığına tutulmuş gibi olursunuz, soluk alamazsınız."
"Sineklerin Tanrısı", günümüzde bir atom savaşı sırasında, ıssız bir adaya düşen bir avuç okul çocuğunun, geldikleri dünyanın bütün uygar törelerinden uzaklaşarak, insan yaradılışının temelindeki korkunç bir gerçeği ortaya koymalarını dile getirir. Konusu, R. M. Ballantyne'ın Mercan Adası gibi eşsiz bir mercan adasının cenneti andıran ortamında başlayan bu roman, çağdaş toplumlardaki çöküntünün, insan yaradılışındaki köklerini gözönüne sermek amacıyla Mercan Adası'ndaki duygusal iyimserlikten apayrı bir yönde gelişir. Uygar insanın yüreğinde gizlenen karanlığı deşerken "Sineklerin Tanrısı"; daha çok Conrad'ın kısa romanı "Karanlığın Yüreği"ni andırır. Golding'in romanındaki çocuklar da başlangıçta tıpkı Kurtz gibi, uygar toplumun baskılarından uzak bir örnek düzen kurmak isterlerken, gitgide hayvanlaşır, korkunç bir kişiliğe bürünürler. Bu yönüyle Sineklerin Tanrısı'nın Mercan Adası ile öbür ıssız ada serüvenlerinden ayrıldığı en önemli nokta, ıssız ada yaşamının çetin güçlüklerini ya da mutluluğunu anlatmaktan daha çok, bir insanlık durumunu, kişiler arasındaki çatışma aracılığıyla ortaya koymaya çalışmasıdır.
"En büyük düşünceler, en basit olanlarıdır."


Bütün bir dönem üzerinde çalıştığım kitaplardan biriydi Sineklerin Tanrısı.Ben İngilizce versiyonu üzerinden çalışabildiğimden dolayı biraz mutluyum.Çünkü kullanılan kelimelerin bir nedene bağlı seçildiğini fark ettim.Ya da karakterlerin kullandığı dilin (shall not yerine shan't demesi gibi) kişilikler hakkında bilgi verdiğini ördüm.Öncelikle söylemek isterim ki eğer bu kadar üzerinde durmasaydım içerisinde verilmek istenen mesajları anlamayabilirdim.Tarihi,psikolojik ve sosyolojilk binbir türlü konu hakkında bu kitapla kültürleniyorsunuz.Benim asıl konum kitaptaki maske sahnesinin önemi olmuştu ve gerçekten fark ettim ki böyle bir sahne yazılması için insan psikolojisini çok iyi bilmek gerekiyor.Bunun gibi bir çok önemli detay var.Çocukların hepsinin erkek oluşu,canavarların temsil ettiği şeyler,ateş yakılması,gruplaşma...Hepsi bir anlam ifade ediyor.Kesinlikle tavsiye ederim.Kitap üzerinde tartışmak isteyen olursa da beklerim. 

"Belki... bir canavar vardır… Belki o sadece biziz."
-
''Cahilliklerini bilmenin utancı içindeydiler ve bilgisizliklerini nasıl açıklayacaklarını da bilemiyorlardı.''
-
"Ayrı ayrı yaşantıları, ayrı ayrı duyguları olan iki kıta gibiydiler; düzgün bir ilişki kurulamıyordu aralarında..."
-
'' Hiç kimsecikler bilmiyor burada olduğumuzu '' dedi. Domuzcuk'un yüzü daha da solgundu şimdi; soluk soluğaydı. '' Nereye gideceğimizi belki biliyorlar, belki de bilmiyorlardı. Ama nerede olduğumuzu bilmiyorlar; çünkü biz gideceğimiz yere varamadık.''

"Korku sizlere zarar vermez, düşlerin zarar veremediği gibi."

Görüşmek üzere!



If you want English translation, add a comment.

For advertisement in my blog please mail kcecem@gmail.com
Reklam ve işbirlikleri için kcecem@gmail.com

You Might Also Like

0 comments

çok tıklanan postlarım

Subscribe

Bumerang - Yazarkafe